txtE
-EEBAN:
(Ar.) Er. - Eban b. Osman b. Affan: Hz. Osman'in ucuncu oglu olup valilik etmistir.
Cemel vakasinda Hz, Aise'ye refakat etmistir.
EBBEDULLAH: (Ar.) Er. - Allah ebedi eylesin, daim eylesin.
EBECEN: (Tur.) Er. - Akilli cocuk.
EBED: (Ar.). - Sonu olmayan gelecek. - Isim olarak kullanilmaz.
EBER: (Ar.). - Hayirli, serefli, faziletli. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EBHER: (Ar.) Er. - En parlak.
EBRA: (Ar.) Er. 1. Urkme, kacma. 2. Birden bire olme.
EBRAR: (Ar.) Er. 1. Hayir sahipleri. 2. Iyiler, dindarlar, ozu sozu dogru olanlar. Ses Ebrar: Alti
hayir sahibi, Hz. Ebu Bekir, Hz. Omer, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Huseyin.
EBRU: (Fars.) Ka. 1. Kas. 2. Bulut renginde, buluta benzer, bulut gibi dalgali, bulutlu. 3. Kagit
uzerine kendine has usulle yapilan, mermer, damarlari gibi dalgali sekilli susleme. Ciltcilikte ve
husn-u hat'ta kullanilir.
EBU: (Ar.) Er. - Baba, ata. (bkz. Ebi, peder).
EBU ALI SINA: (Ibn Sina). Ali Sina'nin babasi anlaminda. Unlu Turk bilgini.
EBUBEKIR: (Ar.) Er. - Deve yavrusunun babasi. - Hulefa-i Rasidin'in ilkidir. Hz. Ebubekir'in
lakabi. Rasûlullah (s.a.s)'in nubuvvetinden once de sonra da en yakin arkadasi olmustur.
EBU CEHIL: (Ar.) Er. - (Ebu'l-Hakem Amr b. Hisam b. el-Mugire) Islam'in dogusunda
muslumanlarin en buyuk dusmanlarindan. Mekkeli musrik. Muslumanlara en buyuk iskeneler
onun tarafindan yapildi. Cehalet ve bilgisizligin babasi anlaminda Ebu Cehil denildi. Hakkinda
ayetler indi. Bedir savasinda Islam mucahidi Ibn Mes'ud tarafindan olduruldu.
EBU DAVUD: (Ar.) Er. - Suleyman b. el-Esas es-Sicistani. Kutub-i Sitte'den birisi olan Sunen-i
Ebu Davud'un muellifi. Buyuk hadis bilgini. 500.000 hadis arasindan sectigi 4800 hadisten olusan
Sunen'i, ahlak, tarih ve fikihla ilgili meseleleri icerir.
EBU EYYUB EL-ENSARI: (Ar.) Er. - Asil adi Halid b. Seyd'dir. Sahabedendir. Rasûlullah
Medine'ye geldiginde ilk once onun evinde misafir oldu. Istanbul'a kadar gelip Bizanslilarla
savasti.
EBU HANIFE: (Ar.). (Nu'man b. Sabit). Hanefi mezhebinin kurucusu. Muetehid, alim. (Kufe
699-Bagdat 787). Kabil'den gelen buyuk babasi Kufe'ye yerlesti. Islami ilimler sahasinda
mukemmel bir egitim goren Imam-i Azam ictihad edebilecek seviyeye geldi. Devrinin en
meshur bilginidir. Kufe kadiligi teklifini reddedince Halife Mansur onu hapse attirdi.
Hapishanede iken vefat etli.
EBU HUREYRE: (Ar.) Er. - Suffe ashabindandir. Bircok hadis rivayet etmistir.
EBU UBEYDE B. EL-CERRAH: (Ar.) Er. - (571-639) (Amr b. Abdullah). Islami ilk kabul eden
sahabelerden biri. Cennetle mujdelenmistir. Cesitli cephelerde ordu komutanligi yapti.
Suriye'de vefat elti.
EBU ZER: (Ar.) Er. - Altin sahibi, servet ve zenginlik sahibi.
EBU ZER EL-GIFARI: (Ar.) Er. -Sahabedendir.
EBYAR: (Ar.) Er. - Pek ak, pek beyaz. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ECE: (Tur.) Ka. 1. Bas reis. 2. Kralice. 3. Ana. 4. Yasli kadin.
ECEGUL: (Tur.) Ka. - (bkz. Ece).
ECEHAN: (Tur.). - (bkz. Ece).
ECEMIS: (Tur.) Er. - Cok bilmis.
ECER: (Tur.) Er. - Yeni, guzel, iyi.
ECHER: (Ar.) Ka. 1. Son derece guzel kadin. 2. Gunduz iyi gormeyen karmasik gozlu.
ECIR: (Ar.) Er. 1. Bir is ya da emek karsiligi verilen sey. 2. Sevap. 3. Aziz sevgili.
ECMEL: (Ar.). - En guzel, en yakisikli. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ECVED: (Ar.) Er. 1. En iyi olan. 2. Eli acik comert. - Turk dil kuralina gore "d/t" olarak
okunur.
EDA: (Ar.) Ka. - 1. Naz, cilve. 2. Kurum, caka. 3. Alinan seyi geri odeme. 4. Bir vazifeyi
yerine getirmek.
EDAGUL: (Tur.) Ka. - (bkz. Eda).
EDEBALI: (Tur.) Er. - (Ol: 1325). Osman Gazi'nin kayinpederi ve hocasi. Osmanli
imparatorlugunun kurulusunda onemli bir rolu oldu.
EDGU: (Tur.) Er. - Iyi.
EDGUALP: (Tur.) Er. - Iyi yigit.
EDGUER: (Tur.) Er. - (bkz. Edgu).
EDGUKAN: (Tur.) Er. - (bkz. Edgu).
EDHEM: (Ar.) Er. Karayagiz at. -Turk dil kurali acisindan "d/t" olarak kullanilir. Ibrahim
Edhem: Islam tarihinde meshur sofi
EDIB: (Ar.) Er. 1. Edepli, terbiyeli, zarif, nazik. 2. Edebiyatla ugrasan kimse. - Turk dil kurali
acisindan "d/t" olarak kullanilir. Edip Ahmet Yukneki: (XII. yy.) Turk sair yazar. Tek ve
onemli yapiti Suleymaniye kutuphaneside mevcut olan Atabetul Hakayik isimli eserdir.
EDIBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Edip).
EDIM: (Ar.) Er. - Fiil, amel.
EDIZ: (Tur.) Er. 1. Yuksek, yuksek yer. 2. Ulu, yuce, degerli.
EDRIS: (Ar.) Er. - (bkz. Idris).
EDVIYE: (Ar.) Ka. - Devalar, ilaclar, careler.
EFADIL: (Ar.) Er. - Pek mumtaz olanlar, cok bilgililer.
EFAHIM: (Ar.) Er. - En ulu, pek buyuk ve saygiya layik kimseler.
EFAZIL: (Ar.) Er. - (bkz. Efadil).
EFDAL: (Ar.). 1. Cok faziletli, yuksek derecede. 2. Tercihe sayan, mureccah. - Erkek ve
kadin adi olarak kullanilir.
EFE: (Tur.) Er. 1. Agabey, buyuk kardes. 2. Yigit, cesur. 3. Kabadayi.
EFEKAN: (Tur.) Er. - Efe soyundan gelen.
EFGAN: (Fars.) Er. - Figan, aglayip inleme, feryat.
EFGEN: (Fars.) Er. 1. Dusuren, yikan, yere atan. 2. Alici, yakici, dusurucu. - (bkz. Figen).
EFHEM: (Ar.) Ka. 1. Cabuk anlayan. 2. Zihni acik olan. 3. Daha ulu, cok buyuk seref sahibi
fehametli. - (bkz. Fehamet).
EFIDE: (Ar.) Ka. - Yurekler, kalpler, gonuller.
EFIL: (Tur.) - Ruzgar, dalgalanma. -Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EFKAR: (Ar.) Er. 1. Dusunceler. 2. Ic sikintisi, kaygi.
EFKEN: (Fars.) Er. - Duskun.
EFLAK: (Ar.) Er. 1. Semalar, felekler, yukler, kureler, zamanlar. 2. Bahtlar, talihler, kaderler.
EFLAKI: (Ar.) Er. - Gokte oturan melek. - Eflaki Semseddin Ahmet Dede: (1360). Osmanli
sufi ve yazar. Mevlana'ya dair Menakibu'l-Arifin adli eserin muellifi.
EFLATUN: (Yun.) Er. 1. Acik mor. 2. Aristo'nun hocasi, Sokrat'in talebesi, unlu Yunan
filozofu.
EFRAHIM: (Ibr.) Er. - Hz. Yusuf un ikinci oglu. Orta Filistin'de yerlesen Israil kabilesine
adini verdigi soylenir. Bu kabile Hz. Suleyman'in olumunden sonra asil Israil toplulugunun 12
kola ayrilmasinda etken oldu.
EFRAS: (Ar.) Er. - Atlar, beygirler, kisraklar.
EFRASIYAP: (Fars.) Er. - Turan Turkleri buyuk kahraman kaganinin Farsca adi. Alp er
Tonga asil adidir. Buyuk Iskender'den evvel yasamistir. Kasgar'daki ilk musluman Turk
sulalesi Karahanlilarin Afrasiyab neslinden geldigi soylenmektedir. Alper Tonga Husrev
tarafiandan oldurulmustur.
EFRAZ: (Fars.) Ka. - Kaldiran, yukselten. - Firar. Yukselten, mumtaz, buyuk, meshur,
maruf.
EFRIDUN: (Fars.). - Cemsid soyundan anlayis ve zekasiyla meshur bir Iran hukumdari.
EFRUG: (Fars.). 1. Parilti, isik. 2. Nur. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EFRUZ: (Fars.) Ka. 1. Sule, parilti. 2. Aydinlatan, parlatan. 3. Tutusturan, yakan. Gosterisli
guzel.
EFSANE: (Fars.) Ka. 1. Asilsiz hikaye. 2. Masal, bos soz, sacma sapan lakirdi. - Dillere
dusmus, mashur olmus hadise.
EFSER: (Fars.). 1. Tac. 2. Subay. -Erkek ve kadin adi olarak kullanilir, (bkz. Iklil).
EFSUN: (Fars.) Ka. 1. Efsun, buyu, sihir, gozbagcilik, (bkz. Fusun).
EFSAN: (Fars.) Ka. - Eklendigi kelimelere "sacan, dagitan, serpen, silken" manasi verir.. -
Gulefsan: Gul sacan.
EFZA: (Fars.). - Artmak, cogalmak. -Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EGE: (Tur.) Ka. 1. Bir cocugu koruyan, islerine bakan ve her halinden sorumlu olan. 2. Yasca
buyuk, ulu. 3. Sahip.
EGEMEN: (Tur.) Er. - Hakim, hukum suren karsiligi olarak kullanilan bu kelime, hem kok, hem
de ek olarak yanlistir. Turkce'de ne "ege" koku, ne de "man-men" seklinde isim yapim eki vardir.
EGENUR: (Tur.) Ka. - (bkz. Ege).
EGESEL: (Tur.) Er. - (bkz. Ege).
EGILMEZ: (Tur.) Er. - Baskalarinin baskisini ve ustunlugunu kabul etmeyen, bas egmeyen.
EGIN: (Tur.) Er. - sirt, arka.
EHAD: (Ar.). 1. Bir, tek. 2. Ilk sayi. 3. Allah'in isimlerinden, bir ve tek olan Allah. - Isim olarak
kullanilmaz.
EHIL: (Ar.) Er. 1. Sahip, malik. 2. Becerikli, yetenekli. 3. Kari-kocadan her biri.
EHLIMEN: (Ar.) Er. - inancli inanan kimse.
EHLIYET: (Ar.) Ka. 1. Ise yarar halde bulunus, bir isi hakedebilecek durumda bulunus,
selahiyet, yetki. 2. Mahirlik, iktidar, liyakat, kabiliyet, kifayet, mensubiyet. 3.Iktidar, kabiliyet ve
liyakat vesikasi.
EHLULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'in adami, veli, evliya. 2. Allah'a teveccuh etmis, kullugunu yanliz
ona yoneltmis. Kufur ehlinden, ve sirkten kacinan.
EKABIR: (Ar.) Er. - Rutbece, gorgu ve faziletce buyuk olanlar, devlet ricali.
EKBER: (Ar.) Er. - Daha buyuk, cok buyuk, en buyuk, pek buyuk, azam. -Allah'in
sifatlanndandir. Kur'an-i Kerim'de 23 yerde gecer. Isim olarak kullanilmasi iyi degildir.
Hindistan'a hakim olan Turk hukumdari.
EKE: (Tur.) Er. 1. Bilgili, deneyli, olgun. 2. Kurnaz, acikgoz. 3. Bilmis cocuk. 4. Dahi.
EKEMEN: (Tur.) Er. - (bkz. Eke).
EKER: (Tur.) Er. - Toprakla ugrasan.
EKIM: (Tur.) Ka. 1. Topraga urun ekme isi. 2. Yilin onuncu ayi.
EKIN: (Tur.) Ka. 1. Ekilmis tahilin surmusu, tarlada bitmis tahil. 2. - Kultur.
EKINER: (Tur.) Er. - (bkz. Ekin).
EKMEL: (Ar.) Er. l. Daha, pek kamil, mukemmel ve kusursuz olan. 2. En uygun, en eksiksiz. 3.
Ekmel-i Enbiya: Hz. Rasûlullah (s.a.s). 4. Dinin tamamlanmasi. Maide suresi ayet, 3.
EKMELEDDIN: (Ar.) Er. 1. Dinin en olgunu, en olgunlastirdigi isim. 2. Dinin tamami. - Turk dil
kurali acisindan "d/t" olarak kullanilir. - (bkz. Ekmelettin).
EKREM: (Ar.) Er. 1. Daha, en kerim. 2. Cok seref sahibi, pek comert, cok eli acik. Ekremu'l-
Ekremin: Cenab-i Hak. (Alak suresi: 3 ).
EKVAN: (Ar.) Er. - Varliklar, alemler, dunyalar. - (bkz. Evren).
ELA: (Ar.) Ka. - Sariya calan kestane rengi, goz rengi.
ELANUR: (Ar.) Ka. - (bkz. Ela).
ELBURZ: (Fars.). - 1. Kafkaslarda en yuksek dag. 2. Uzun boylu yakisikli kimse. - Erkek ve
kadin adi olarak kullanilir.
ELCI: (Tur.) Er. 1. Baska bir devlet nezdinde devletini temsil eden kisi. 2. Sefir. 3. Allah'in
gonderdigi rasul ve nebiler.
ELDEMIR: (Tur.) Er. - Demir gibi guclu el.
ELFAZ: (Ar.) Er. - Sozler, sozcukler.
ELFIDA: (Ar.) Ka. - Feda etme, gozden cikarma, verme.
ELFIYE: (Ar.) Ka. l- 1000 misralik manzume. 2. Manzum risaleler.
ELGIN: (Tur.) Er. - Garip, yurdundan ayrilmis.
ELHAN: (Ar.). - Nagmeler, ezgiler. -erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ELIF: (Ar.) Ka. 1. Islami alfabenin ilk harfi. Ebccd hesabinda degeri birdir. 2. Musikide "la"
notasini ifade icin kullanilir. 3. Ulfet eden, dost, tanidik. 4. Alismis, aliskin, alisik. - Iki
kelimeli isimler yapilabilir (Elif Beyza, Elif Nur v.s.).
ELIFE: (Ar.) Ka. - (bkz. Elif).
ELMAS: (Yun.i.) Ka. 1. Bilinen kiymetli tas. 2. Pek sevgili ve kiymetli. 3. Billurlasmis saf ve
seffaf karbon. 4. Ucunda sivri bir elmas parcasi bulunan ve cam kesmekte kullanilan alet.
ELVAN: (Ar.) - Levnler, renkler, cok renkli, polikrom. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ELVIDA: (Ar.) - Allah'a ismarladik. Allah'a emanet olun yollu ayrilik hitabi, (bkz. el-Firak,
el-Veda). - Erkek ve kadin ismi olarak kullanilir.
ELYESA: (Ar.) Er. - Kur'an-i Kerim'de adi gecen bir peygamber.
EMAN: (Ar.) Er. 1. Emniyet. 2. Himaye, masuniyet. Guvence. - Musluman her ferde eman
verebilir.
EMANET: (Ar.) Ka. 1. Emniyet edilen kimseye birakilan sey, esya veya kimse. 2. Osmanli
devletinde bazi devlet dairelerine verilen isim.
EMANETULLAH: (Ar.) Er. - Allah'in emaneti.
EMANULLAH: (Ar.) Er. 1. Allah'in emaneti. Devletin tebasi, halk, millet.
EMEC: (Tur.) Er. 1. Hedef. 2. Yamac. 3. Henuz memeden kesilmemis buzagi.
EMEK: (Tur.) Er. 1. Uzun, yorucu ve ozenli calisma. 2. Bir isin yapilmasi icin harcanan
beden ve kafa gucu.
EMEL: (Ar.) Ka. 1. Umit. 2. Siddetli arzu, hirs, tamah. 3. Uzun zamanda gerceklesebilecek
arzu. 4. Insan omrunun yetmeyecegi hulyalar, kuruntular.
EMIN: (Ar.) Er. 1. Korkusuz kimse. 2. Emniyette olan. 3. Inanan, guvenen. 4. Inanilir,
guvenilir. 5. Supheye dusmeyen, kati olarak bilen. 6. Emanet olarak idare edilen dairelerin
basi. - 7. (Hz. Muhammed (s.a.s) ve Cebrail'in adi.
EMINE: (Ar.) Ka. - 1. Arapca'daki Amine kelimesinin Turkcelestirilmis seklidir. 2.
Peygamberimizin annesi.
EMIR: (Ar.) Er. 1. Bir kavmin, bir sehrin basi. 2. Buyuk bir hanedana mensup kimse. 3.
Peygamberimizin soyundan gelen. 4. Kumandan. 5. Abbasi devletinde baskomutan. 6.
Osmanli devletinde beylerbeyi ve Tanzimat'tan sonra sivil pasaligin ilk derecesi.
EMIRE: (Ar.) Ka. - (bkz. Emir).
EMIRHAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Emir). - "Emir" kelimesine "han" eki getirilerek iki isimden
meydana gelmistir.
EMIR SULTAN: (Ar.) Er. I. Beyazid zamaninda Buhara'dan Bursa'ya hicret eden mutasavvif.
EMRAH: (Tur.) Er. - Anadolu saz sairlerinden.
EMRAN: (Ar.) Er. - Kurkler, hayvan derileri.
EMRE: (Tur.) Er. - Asik. Mubtela. Vurgun.
EMREDDIN: (Ar.) Er. - Dinin emrettigi. - Turk dil kurallari acisindan "d/t" olarak kullanilir.
EMRI: (Ar.) Er. - Emirle ilgili.
EMRIYE: (Ar.) Ka. - (bkz. Emri).
EMRULLAH: (Ar.) Er. - Allah'in emri.
EMSAL: (Ar.) Er. 1. Kissalar, hikayeler, destanlar. 2. Numuneler, ornekler. 3. Es benzer. 4.
Yatis denk. 5. Katsayi.
ENAM: (Ar.) Er. 1. Butun mahlukat, yaratilmis her sey. 2. Halk, insanlar. Seyyidu'l-Enam:
Halkin ulusu Rasûlullah (s.a.s). 3. Kur'an-i Kerim'in 6. Suresinin adi. 4.Bazi ayet ve dualari
iceren dua kitabi.
ENBIYA: (Ar.) Er. - Peygamberler.
ENDER: (Ar.) Er. - cok az, cok seyrek, cok az bulunur, pek nadir.
ENER: (Tur.) Er. - En yigit, en kahraman kisi.
ENERGIN: (Tur.) Er. - En olgun, cok olgun.
ENES: (Ar.) Er. 1. Insan. 2. Enes b. Malik: (Basra 709). Rasûlullah (s.a.s)'den cok hadis
nakleden sahabelerdendir. Hicretten sonra annesi onu, 10 yasindayken Rasûlullah (s.a.s)'in
hizmetine vermistir. Rasûlullah (s.a.s)'in vefatina kadar yaninda kalmistir. 97-107 yasina
kadar yasadigi rivayet edilmektedir.
ENFA: (Ar.) - Cok yararli, daha cok faydali, (bkz. Nafi). - Erkek ve kadin adi olarak
kullanilir.
ENFAL: (Ar.) Er. 1. Ganimet. 2. Kur'an-i Kerim'in 8 suresinin adi.
ENFES: (Ar.) Ka. - Cok guzel, en guzel.
ENGIN: (Tur.) Er. 1. Ucu, bucagi gorunmeyecek kadar cok genis. 2. Denizin kiyidan cok
uzaklarda bulunan genis bolumu, acik deniz. 3. Deger ve fiyati dusuk olan. 4. Yuksekte
olmayan, alcak yer.
ENGINALP: (Tur.) Er. - Degerli yigit.
ENGI A Y: (Tur.) Er. - (bkz. Engin).
ENGINER: (Tur.) Er. - Iyi, guzel, degerli insan.
ENGINIZ: (Tur.) Er. - Iz birakacak kadar degerli insan.
ENGINSOY: (Tur.) Er. - Genis soydan gelen.
ENGINSU: (Tur.) Er. - Acik deniz.
ENGINTALAY: (Tur.) Er. - Buyuk deniz, okyanus.
ENGUR: (Tur.) Er. 1. Cok gur. 2. Bereketli.
ENHAR: (Ar.) - Irmaklar, caylar. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir. Enhar. Kur'an-i Kerim'de
cennetlerin altlarindan akan irmaklar.
ENIS: (Ar.) Er. 1. Dost arkadas. 2. Yar, sevgili.
ENISE: (Ar.) Ka. - (bkz. Enis).
ENSAR: (Ar.) Er. 1. Yardimcilar, muavinler, mudafiler, koruyucular. 2. Medine'ye hicretle
Mekkeli muhacirlere yardim eden, Medineli muslumanlara verilen ad. Kur'an-i Kerim'de cok
gecen kelimelerden birisidir.
ENSARULLAH: (Ar.) Er. - Allah yolunda Rasûlullah (s.a.s)'a yardim edenler.
ENVAR: (Ar.) Er. - Ziyalar, aydinliklar, isiklar, parlakliklar. - (bkz. Ziya).
ENVER: (Ar.) Er. - Daha nurlu, en nurlu, cok parlak.
ERACAR: (Tur.) Er. - Becerikli erkek.
ERAKALIN: (Tur.) Er. - Alni ak, durust erkek.
ERAKINCI: (Tur.) Er. - Yigit akinci.
ERAKSAN: (Tur.) Er. - Temiz adli yigit.
ERALKAN: (Tur.) Er. - Al kanli yigit.
ERALP: (Tur.) Er. - Yigit erkek.
ERALTAY: (Tur.) Er. - (bkz. Eralp).
ERANDAC: (Tur.) Er. - (bkz. Eraltay).
ERANIL: (Tur.) Er. – Yigitliginle anil, tanin.
ERASLAN: (Tur.) Er. - Aslan gibi, guclu kuvvetli erkek.
ERAVEND: (Fars.) Er. 1. Sevk, arzu, istek. 2. San, seref.
ERAY: (Tur.) Er. - Erken ay, ilk ay, ayin ilk gunlerinde dogan. - (bkz. Ilkay).
ERBASAT: (Tur.) Er. - (bkz. Eralp).
ERBATUR: (Tur.) Er. - Cesur, yigit.
ERBAY: (Tur.) Er. - Soylu, unlu aileye mensup erkek.
ERBELGIN: (Tur.) Er. - Acik yurekli erkek.
ERBEN: (Tur.) Er. - (bkz. Eralp).
ERBERK: (Tur.) Er. - Simsek gibi yigit.
ERBOGA: (Tur.) Er. - Boga gibi guclu erkek.
ERBOY: (Tur.) Er. - Yigit soydan gelen.
ERCAN: (Tur.) Er. - Canli, diri, sihhatli erkek.
ERCIHAN: (t.f.i.) Er. - Cihanin tanidigi erkek.
ERCIVAN: (t.f.i.) Er. - Genc erkek.
ERCUMENT: (Fars.) Er. - Muhterem, serefli, itibarli, haysiyetli, seckin, saygin, degerli.
ERCUVAN: (f.a.i.) 1. Erguvan cicegi. 2. Kizil sey. 3. Kirmizi kadife. - Erkek ve kadin adi olarak
kullanilir.
ERCELIK: (Tur.) Er. - Celik gibi guclu erkek.
ERCETIN: (Tur.) Er. - Sert, guclu erkek.
ERCEVIK: (Tur.) Er. - Cevik, hizli erkek.
ERCIN: (Fars.) - Merdiven, basamak. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ERDA: (Ar.) Ka. - Beyaz karinca.
ERDAL: (Tur.) Er. - Tek erkek, dal gibi uzun erkek.
ERDEM: (Tur.) Er. 1. Fazilet. 2. Maharet, huner. 3. Liyakat. 4. Usta gemici. 5. Insanin ruhsal
yetkinligi.
ERDEMALP: (Tur.) Er. – Erdemli yigit.
ERDEMAY: (Tur.) Ka. - (bkz. Erdem).
ERDEMER: (Tur.) Er. – Erdemli kimse.
ERDEMIR: (Tur.) Er. - Demir gibi guclu erkek.
ERDEMLI: (Tur.) Er. - Erdemli, faziletli.
ERDENIZ: (Tur.) Er. - (bkz. Deniz).
ERDESIR: (Tur.) Er. - Cesur, kahraman, aslan yurekli.
ERDI: (Tur.) Er. 1. Amacina ulasan, erisen. 2. Olgunlasmis erkek. 3. Ermis veli.
ERDIBIKE: (Tur.) Ka. - Olgunluga erismis, deneyimli kadin.
ERDIM: (Tur.) Er. - (bkz. Erdem).
ERDIN: (Tur.) Er. - (bkz. Erdi).
ERDINC: (Tur.) Er. - Duru, guclu kuvvetli erkek.
ERDOGAN: (Tur.) Er. - Yigit dogan.
ERDONMEZ: (Tur.) Er. - Sozunden donmeyen, dogru sozlu.
ERDURAN: (Tur.) Er. - (bkz. Erdonmez).
ERDURMUS: (Tur.) Er. - (bkz. Erduran).
ERDURSUN: (Tur.) Er. - (bkz. Erdurmus).
EREK: (Tur.) Er. - Gerceklestirilmek icin tasarlanan ve erismek istenilen sey, amac, gaye, hedef.
EREKEN: (Tur.) Er. - (bkz. Erek).
EREL: (Tur.) Er. - Erkek eli, guclu el.
EREN: (Tur.) Er. 1. Yetisen, ulasan, vasil olan. 2. Iyi yetismis kisi. 3. Cesur, yigit adam. 4. Ermis.
5. Koca, zevc. 6. Kisi, sahis.
ERENALP: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENAY: (Tur.) Er. - (bkz Eren).
ERENCAN: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENDIZ: (Tur.) Er. - Gezegenlerin en buyugu ve gunese yakinlik bakimindan besincisi Jupiter.
ERENGUC: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENGUL: (Tur.) Ka. - (bkz. Eren). - Eren ve gul isimlerinden birlesik.
ERENOZ: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENSOY: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENSU: (Tur.) Er. - (bkz. Eren).
ERENTURK: (Tur.) Er. - Eren-turk.
ERER: (Tur.) Er. - Ulasir, kavusur.
ERETNA: (Tur.) Er. - XIV. yy. Orta Anadolu'da Sivas ve Kayseri'de beylik kuran bir zat. Aslen
Uygur Turkleri'nden olup Kucuk Asya'da Anadolu Selcuklularina ait yerleri idarelerine almis olan
Ilhanlilarin emirlerinden biri. Adil yonelimi sayesinde halkin ovgusunu almis ve kendisine "kose
peygamber" lakabi verilmistir.
EREZ: (Ar.) Er. - Acibadem agaci.
ERGALIP: (t.a.i.) Er. - Ustun, yenen kimse.
ERGAZI: (t.a.i.) Er. - (bkz. Ergalip).
ERGE: (Tur.) Ka. - Simarik, nazli.
ERGENC: (Tur.) Er. - Genc erkek.
ERGENER: (Tur.) Er. - (bkz. Ergenc).
ERGI: (Tur.) Er. - Iyi, guzel bir seye erisme.
ERGIN: (Tur.) Er. 1. Olmus, yetismis, kemale ermis. 2. Haklarini kendi kullanmak icin yasanin
gosterdigi yasa gelmis olan kimse ( bkz. Resid).
ERGINAY: (Tur.) Er. - (bkz. Ergin).
ERGINCAN: (Tur.) Er. - Olgun ruhlu kimse.
ERG INER: (Tur.) Er. - Olgun erkek.
ERGINSOY: (Tur.) Er. - Olgun kisilerin soyundan gelen.
ERGINTUG: (Tur.) Er. - (bkz. Ergin).
ERGINALP: (Tur.) Er. - (bkz. Ergin).
ERGOK: (Tur.) Er. - (bkz. Ergin).
ERGOKMEN: (Tur.) Er. - Mavi gozlu, sansin kimse.
ERGONUL: (Tur.) Er. - Gonul eri, iyi insan.
ERGUN: (Fars.) Er. - Sert basli, oynak ve hizli giden at. Ergun Celaleddin Celebi: Turk sufi.
Mevlananin soyundandir. Kutahya mevlevi hanesine de seyhlik yapmistir.
ERGUNALP: (f.t.i.) Er. - Hizli, cevik, yigit.
ERGUNER: (f.t.i.) Er. - Hizli, cevik erkek.
ERGUVAN: (Fars.) Er. - Kirmizimtrak bir cicek.
ERGUC: (Tur.) Er. - Erkek gucu.
ERGUDEN: (Tur.) Er. 1. Yigitlik eden erkek. 2. Sevk ve idare kabiliyeti olan, lider.
ERGUDER: (Tur.) Er. - (bkz. Erguden).
ERGUL: (Tur.) - Nadide gul, tek gul. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ERGULEC: (Tur.) Er. - Guleryuzlu erkek.
ERGUMEN: (Tur.) Er. - Amacina, istegine kavusan.
ERGUN: (Tur.) Er. 1. Yumusak uysal kimse. 2. Sulu kar, sulu saf kar.
ERGUNAY: (Tur.) Er. - (bkz. Ergun).
ERGUNER: (Tur.) Er. - Yumusak huylu, uysal erkek.
ERGUVEN: (Tur.) Er. - Kendine guvenen.
ERGUVENC: (Tur.) Er. - Guven duyulan kimse.
ERHAN: (Tur.) Er. - Iyi, adaletli hukumdar.
ERIB: (Ar.) Er. - Akilli, zeki kimse.
ERIBE: (Ar.) Ka. - (bkz. Erib).
ERIKE: (Ar.) Ka. - Taht.
ERIKER: (Tur.) Er. - Becerikli, yurekli adam.
ERIM: (Tur.) Er. 1. Bir seyin erebilecegi uzaklik. 2. Vakif olmak, yetmek.
ERIMEL: (Tur.) Er. - (bkz. Erim).
ERIMSAH: (Tur.) Er. - (bkz. Erim).
ERINC: (Tur.) Er. - Rahat, huzur.
ERINCER: (Tur.) Er. - Huzur veren kimse.
ERIPEK: (Tur.) Er. - Yumusak, uysal erkek.
ERIS: (Fars.) Er. - Zeki, uyanik, azili.
ERKAL: (Tur.) Er. - Erkek kal, adam olarak kal.
ERKAN: (Ar.) Er. 1. Bir toplulugun ileri gelenleri, buyukler, ustler. 2. General ya da amiral
asamasindaki askerler. 3. Yol, yontem, adet, usûl. 4. Temel esaslar. Rukunler, direkler.
ERKAM: (Ar.) Er. - Rakamlar, sayilar, yazilar. Erkam b. Erkam: Ilk musluman olan
sahabilerden birinin adi. Peygamberimiz ve muslumanlar Mekke doneminde bir muddet
calismalarini gizlice Erkam'in evinden yuruttukleri icin, evi Islâm tarihinde meshur olmus ve
gunumuze Daru'l-Erkam olarak ulasmistir.
ERKE: (Tur.) 1. Is basarma gucu. 2. Nazli serbest buyutulmus cocuk. - Erkek ve kadin adi
olarak kullanilir.
ERKEL: (Tur.) Er. - Guclu, kudretli el.
ERKILIC: (Tur.) Er. - Kilic gibi keskin guclu yigit.
ERKINAY: (Tur.) Er. - Calisan erkek.
ERKIN: (Tur.) Er. - Serbest, hur.
ERKINER: (Tur.) Er. - Bagimsiz, ozgur insan.
ERKMAN: (Tur.) Er. - Guclu, etkili, sozu gecen kimse.
ERKOC: (Tur.) Er. - Guclu, iriyan erkek.
ERKOCAK: (Tur.) Er. - bkz. Kocak.
ERKSAN: (Tur.) Er. - Guclu, etkili san, taninmis ad.
ERKSOY: (Tur.) Er. - Guclu soydan gelen.
ERKSUN: (Tur.) Er. - Gucunu, kudretini goster.
ERKUL: (Tur.) Er. - Erkek kul, guclu kuvvetli adam, kul.
ERKUT: (Tur.) Er. 1. Guclu, dayanikli erkek. 2. Mubarek insan, kutlu insan.
ERKUTAY: (Tur.) Er. - Ugurlu ayda dogan erkek.
ERMA: (Ar.) Ka. - Cok guzel ve cilveli olan.
ERMAN: (Fars.) Er. 1. Arzu, istek. 2. Yerinme, pisman olma.
ERMIN: (Fars.) Er. - Keykubat'm dorduncu oglu.
ERMIS: (Tur.) Er. 1. Allah'a yonelmis ve bu yolda merhale katetmis kimse. 2. Veli, aziz.
ERMIYE: (Ar.) Er. - Dolu yagdiran kasirga.
ERNOYAN: (Tur.) Er. - Yigit baskomutan.
EROGUZ: (Tur.) Er. - Yigit kimse.
EROKAY: (Tur.) Er. - Seckin, begenilen erkek.
EROL: (Tur.) Er. - Erkek ol. - "Er" ve "ol" kelimelerinden birlesik isim.
ERONAT: (Tur.) Er. - Durust, guvenilir, iyi erkek.
EROZAN: (Tur.) Er. - Erkek ozan, sair.
EROZ: (Tur.) Er. - Ozu erkek, yigit olan.
ERSAL: (Tur.) Er. - Yigitliginle tanin.
ERSALMIS: (Tur.) Er. - (bkz. Ersal).
ERSAN: (Tur.) Er. l. Adiyla, saniyla unlenmis erkek. 2. Guzel, guclu san birakmak.
ERSAVAS: (Tur.) Er. - (bkz. Ersal).
ERSAYIN: (Tur.) Er. - Saygi deger kimse.
ERSEC: (Tur.) Er. - Seckin ol.
ERSEN: (Fars.) Er. - Meclis, kurultay, kongre.
ERSERIM: (Tur.) Er. - (bkz. Serim).
ERSEVEN: (Tur.) Er. - Seven erkek.
ERSEVER: (Tur.) Er. - (bkz. Erseven).
ERSEVIM: (Tur.) Ka. - Sevimli, sempatik erkek.
ERSEZEN: (Tur.) Er. - (bkz. Ersezer).
ERSEZER: (Tur.) Er. - Kavrayisi guclu erkek.
ERSOZ: (Tur.) Er. - Yigit sozlu.
ERSU: (Tur.) Er. - (bkz. Ersoz).
ERSUNAL: (Tur.) Er. - (bkz. Ersu).
ERSAD: (t.f.i.) Er. - Sevincli, mutlu erkek.
ERSAHAN: (Tur.) Er. - Sahin gibi guclu yigit.
ERSAHIN: (Tur.) Er. - Erkek sahin, kus.
ERSAN: (Tur.) Er. - Yigitligiyle taninmis, unlenmis erkek.
ERSED: (Ar.) Er. - Er resid, ergin olan, dogru yola daha yakin, hareket hatti daha iyi olan. (bkz.
Resid).
ERSEN: (Tur.) Er. - Mutlu, neseli erkek.
ERTAN: (Ar.) Er. - Dericilerin,, yapragiyla sahtiyan (deri) boyadiklari bir nevi agac.
ERTAS: (Tur.) Er. - Tas gibi erkek. -Er ve tas kelimelerinden birlesik isim.
ERTAYLAR: (Tur.) Er. - Uzun boylu, yakisikli erkek.
ERTE: (Tur.) Er. 1. Gelecek safak, safak sokme zamani. 2. Yarin. 3. Herhangi bir iste ilk basari.
ERTEK: (Tur.) Er. - Tek, essiz yigit.
ERTEKIN: (Tur.) Er. - Soylu erkek. - Er ve tekin kelimelerinden birlesik isim.
ERTEN: (Tur.) Er. 1. Sabah gunesin dogdugu zaman. 2. Gun.
ERTINGU: (Tur.) Er. - Olaganustu gorulmemis.
ERTOK: (Tur.) Er. - Gozu, gonlu tok yigit.
ERTORE: (Tur.) Er. - Toreleri olan yigit.
ERTUG: (Tur.) Er. - Sorguc tutan erkek.
ERTUGRUL: (Tur.) Er. - Durust, dogru, yigit. - Ertugrul Gazi: Osmanli hanedaninin kurucusu.
Osman Bey'in babasi.
ERTUNA: (Tur.) Er. - (bkz.Tuna).
ERTUNC: (Tur.) Er. l. Tunc renkli erkek. -2. Tunc madeni gibi guclu kuvvetli erkek. - Er ve tunc
kelimelerinden birlesik isim.
ERTUNGA: (Tur.) Er. 1. Yigit hakan. 2. Uygur yazitlarinda gecen Turk adi.
ERTUZE: (Tur.) Er. - (bkz. Tuze).
ERUSTUN: (Tur.) Er. - Ustun erkek.
ERVA: (Ar.) Er. 1. Cok guzel genc. 2. Son derece cesur ve yigit adam.
ERVIN: (Fars.) Ka. 1. Tecrube, sinama, deneme. 2. Seref ve itibar.
ERYALCIN: (Tur.) Er. - Sert, guclu, boyun egmez yigit.
ERYAMAN: (Tur.) Er. - Guclu, becerikli.
ERYAVUZ: (Tur.) Er. - Yurekli, korkusuz.
ERYETIS: (Tur.) Er. - Erken gel.
ERYILDIZ: (Tur.) Er. - Yildiz gibi parlak yigit.
ERYILMAZ: (Tur.) Er. - (bkz. Yilmaz).
ERZADE: (t.f.i.) Er. - Yigit oglu.
ERZAN: (Fars.) Er. 1. Ucuz, bol. 2. Uygun, munasip, layik. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ESAD: (Ar.) Er. 1. Oldukca mutlu, daha saadetli. 2. Cok hayirli. – Turk dil kurallarina gore "d/t"
olarak kullanilir. Esad b. Zurare: Sahabedendir. Kunyesi Ebu Umame'dir. Akabe bey'atmdan once
musluman oldu. 1.2. ve 3. Akabe bey'atlarinda hazir bulundu. Medine'ye Islami ilk teblig eden
sahabidir. Hicretin II. yilinda Sevval ayinda (Bedir oncesi) vefat elti.
ESED: (Ar.) Er. - Arslan. Gazanfer. Haydar. Cesur ve kahraman kisi anlaminda kullanilmistir.
ESEDU'D-DIN: (Ar.) Er. - Dinin arslara. - Seref lakabidir.
ESEDULLAH: (Ar.) Er. - (Allah'in arslani) Hz. Ali, Hayber'in fethinde gosterdigi
kahramanliktan dolayi Rasûlullah (s.a.s), Hz. Ali'ye bu ismi vermistir. Astronomi'de: Gunesin
rumi, temmuzun 9'unda ve Efrenci temmuzun 23'unde icine girdigi ve semanin kuzey yarimkuresi
eteginde bulunan bircok parlak yildizdan mutesekkil 5. burc.
ESEN: (Tur.) Er. - Sag, salim, saglikli. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
ESENBOGA: (Tur.) Er. - (bkz. Esen).
ESENDAG: (Tur.) Er. - Dag gibi guven verici ve saglam yapti.
ESENER: (Tur.) Er. - Saglikli, rahat kimse.
ESENGUL: (Tur.) Ka. - Canli, dipdiri, renkleriyle yeni acan guzel gul.
ESENTURK: (Tur.) Er. - Guclu, kuvvetli, saglikli Turk.
ESER: (Ar.) Er. 1. Nisan, alamet, iz. 2. Etki, tesir. 3. Yok olmus bir nesneden kalma parca. 4. Bir
kisinin ortaya koydugu mahsul, telif. 5. Hadis, hadis ilmi. 6. Imal, icat. 7. Erkek ve kadin adi
olarak kullanilir.
ESIN: (Tur.) Ka. -1. Ruzgar, sabah ruzgari. 2. Ilham, cagrisim.
ESLEK: (Tur.) Er. 1. Caliskan, gayretli. 2. Yumusak basli, uysal. 3. Atik, cevik.
ESLEM: (Ar.) Er. 1. En selamatli, en emin, en dogru yol. 2. Kendisini butunuyle Allah'in
dinine adamis, Silm'e girmis mu'min. - Kadin ve erkek adi olarak kullanilir.
ESMA: (Ar.) Ka. 1. Adlar. 2. Kulaklar, isitme. - Esmau'l-Husna: Allah'in guzel isimleri. - Hz.
Esma: Hz. Ebu Bekir'in kizi, Hz. Aise'nin ablasidir.
ESMAHAN: - (bkz. Esma).
ESMAN: (Ar.) Ka. - Bedeller, kiymetler, degerler.
ESME: (Tur.) Ka. - Esmek fiili.
ESMER: (Ar.) Ka. - (bkz. Esved).
ESMERAY: (a.t.i.) Ka. - Siyah ay, bugday renkli, karayagiz.
ESRA: (Ar.) Ka. - Daha hizli, daha cabuk, en cabuk.
ESVED: (Ar.) Ka. - Siyah, kara.
ES'ARI: (Ar.) Er. - Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Es'ari (Ol. 935). Unlu kelam alimi, Es'ari
mezhebinin, kurucusudur. 40 yasina kadar Mutezile gorusu benimsemis, daha sonra Basra
camiinden de herkese ilan ederek Mutezile'yi biraktigini aciklamistir.
ESAY: (Tur.) Er. - Ay kadar guzel.
ESCA: (Ar.) Er. - En cesur, en yigit kisi.
ESFAK: (Ar.) Er. - Daha sefkatli, cok merhametli.
ESIR: (Ar.) Er. - Cok sevincli.
ESRAF: (Ar.) Er. 1. Serefli, saygin kimseler. 2. Bir yerin zenginleri, sozu gecenler.
ESREF: (Ar.) Er. - Daha serefli, cok onurlu, cok aziz, pek muhterem. Esrefi: Akkoyunlular
devrinde kullanilan bir cesit gumus para. Yavuz Sultan Selim'in Misiri fethettikten sonra
burada bastirdigi para. Esrefoglu Rumi: Kadiri tarikatinin bir kolu olan Esrefîyye adli ekolun
kurucusu.
ETEM: (Ar.) Er. - Daha tam daha noksansiz, mukemmel. - (bkz. Ekmel).
ETHEM: (Ar.) Er. - (bkz. Edhem).
EVCAN: (Tur.) Er. - Evdeki insan evcimen.
EVCIMEN: (Tur.) Er. - Evine, ailesine bagli. Ev islerinde becerikli.
EVDEGUL: (Tur.) Ka. - Guzel kiz.
EVFA: (Ar.) Er. Daha vefali, cana yakin, sozunde duran.
EVIN: (Tur.) Ka. - Tohum, tane, oz cevher.
EVIRGEN: (Tur.) Er. - Isini bilen, tedbirli kimse.
EVLA: (Ar.) Ka. - Daha uygun, daha layik, daha iyi ustun. Hayirli amel.
EVLIYA: (Ar.) 1. Veliler. 2. Allah'in dostlari. 3. Iman edip salih amel isleyenler. 4. Allah
yolunda mallan ve canlariyla cihad edenler. 5. Allah'in emaneti olan dinini ve hukumlerini
yeryuzunde tevelli ederek korumaya calisanlar.
EVNUR: (Tur.) Ka. - (bkz. Evdegul)
EVRA: (Fars.) Ka. - Hisar.
EVREN: (Tur.) Er. 1. Buyuk yilan, ejderha. 2. Felek, zaman. 3. Kainat, dunya. 4. Yasanilan
vasat.
EVRENSEL: (Tur.) Er. - "Alemsumul" karsiligi olarak. - Fransizca "Universal'e benzetilerek
kullanilir.
EVSAN: (Ar.) - Pullar, harclar (bkz. Esnam). - Isim olarak kullanilmaz.
EVVAH: (Ar.) Er. 1. Cok ah eden. 2. Cok dua eden. 3. Merhametli. 4. Imani saglam. 5. Din
bilgisi cok genis olan kimse. 6. Kur'an-i Kerimde bu isimle Hz.Ibrahim vasiflandirilmistir.
EVVEL: (Ar.) 1. Ilk baslangic, ilkin. 2. Allah'in 99 isiminden biri.
EYGUL: (Tur.) - Iyi. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EYLUL: (Ar.) Ka. - Sonbahar'in ilk ayi.
EYMEN: (Ar.) Er. 1. Daha ugurlu, cok talihli, hayirli, kutlu. 2. Sag taraftaki. Eymen b.
Hureym:. Sahabedendir. Mekke'nin alinisi sirasinda musluman oldu. Babasi ve amcasi Bedir
sehitlerindendir. Hadis rivayctiylc un kazandi.
EYUB: (Ar.) Er. 1. Sabirli. 2. Donen, pisman olan, gunahlarina tevbe eden demektir.
Kur'an'da adi gecen peygamberlerden. Guzel sabir sahibi. Allah'in imtihanina guzellikle
sabredip mukafat ve ihsana ulasmistir. -Turk dil kurali acisindan "b/p" olarak okunur.
EZAMET: (Ar.) Ka. - (bkz. Azamet). 1. Buyukluk, ululuk. 2. Calim, kivrim.
EZELHAN: (a.t.i.) Er. - (bkz. Ezel).
EZFER: (Ar.) Ka. - Guzel kokulu.
EZGI: (Tur.) Ka. 1. Belli bir kurala gore yaratilan ve kulakta haz uyandiran sesname. 2.
Makamla soylenen manzum soz. 3. Beste (bkz. Beste).
EZGU: (Tur.) - Makam, hava. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EZHAN: (Ar.) - Insanda akil, fikir, zeka, hafiza anlayis, kavrayis, kudretleri. - Erkek ve kadin
adi olarak kullanilir.
EZHERAN: (Ar.) - Ay ve gunes. -Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EZNEV: (Fars.) - Yeni bastan, yeniden. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
EZRA: (Ar.) Ka. 1. Pek fasih, sozu duzgun adam. 2. Beyaz kulakli siyah at.
EZRAK: (Ar.) - Mavi gozlu. Gok rengi saf ve temiz su. - Erkek ve kadin adi olarak kullanilir.
 
 

SİTELERİM

hakantok.tr.gg

hakantok1.tr.gg

06nk323.tr.gg

06790.tr.gg

bizekatilin.tr.gg

05424062326.tr.gg

05338478291.tr.gg

aallaahh.tr.gg

hellocular.it.gg

xakahtok.page.tl

info2013.tr.gg

housekeping.tr.gg

sozluk-tr.tr.gg

iskur-turkiye.tr.gg

evlilikmerkezi.tr.gg

russiamarriage.tr.gg

cagrimerkezinumaralari.tr.gg

fenerbahce1959.tr.gg

kktc392.tr.gg

ozgecmisi.tr.gg

beypazari--.tr.gg

ankarayiz.tr.gg

askerlikhizmeti.tr.gg

turkrusevlilik.ru.gg

anlasmalievlilik.ru.gg

evlenmekistiyor.tr.gg

turknostalji.tr.gg

euzubillahimineseytaniracimbismillahirrahmanirrahim.tr.gg

rt-erdogan.tr.gg

-akp-.tr.gg

trcell.tr.gg

kariyerinternet.tr.gg

otelsikayet.tr.gg

gidateroru.tr.gg

allahrahmeteyleye.tr.gg

ankaracumhuriyetlisesi.tr.gg

1cv1is.tr.gg

hitpaylass.tr.gg

3cocukyap.tr.gg

evlenmeyegel.tr.gg

otuz1cekmeyedevam.tr.gg

blogekle.tr.gg

esadayi.tr.gg

bedavareklamalani.tr.gg

Facebook beğen
 
 
Bugün 36 ziyaretçi (41 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol